İLKÖĞRETİM MÜFETTİŞ YARDIMCILARININ
YETİŞTİRİLMESİ
Atilla YILDIRIM*
ÖZET
Bu araştırmada MEB ile Gazi Ü. Gazi Eğitim Fakültesi işbirliği ile gerçekleştirilen 3+1
“Eğitim Yönetimi, Teftiş, Planlaması ve Ekonomisi” lisans tamamlama ve İlköğretim Müfettişliği
Formasyon programı uygulaması ve aday seçimine ilişkin öğretim elemanlarının ve ilköğretim
müfettiş yardımcılarının görüşleri değerlendirilmiştir. Araştırma evrenini 310 ilköğretim müfettiş
yardımcısı ve kursta görevli 17 öğretim elemanından oluşmaktadır. Araştırmada veri toplama
aracı olarak anket uygulanmıştır.Anketler müfettiş yardımcılarına posta ile gönderilmiştir.
Öğretim elemanlarına elden verilmiştir. Anketlerden 152’si ilköğretim müfettiş yardımcılarından,
15’i de öğretim elemanlarından olmak üzere toplam 167’si geri dönmüştür. Araştırmanın verileri
yüzde, frekans ve ağırlıklı ortalama işlemlerine tabi tutularak yorumlanmıştır. Araştırmanın
bulgularına dayalı olarak ilköğretim müfettiş yardımcısı adayların seçimi, yetiştirilmesi ve
hizmetiçi eğitim programlarının geliştirilmesine yönelik öneriler sunulmuştur.
Anahtar kelimeler: Müfettiş, Teftiş, Hizmetiçi eğitim programları
ABSTRACT
The purpose of this research was to evaluate the views of supervisior candidates who
participated in a training program offered by the faculty of Gazi Education in cooperation whith
the National Education İnservice Training Department and Gazi University; related to the
selection of supervisior candidates. The results of this research would be very important to
provide beter programs of this kind in the future. Population of this research consisted of 310
trainees,primary school supervisior candidates and 17 trainers who attended the mentioned
courses. A mailed questionnaire was used to collect data, out of 310 questionnaires, 152 from
candidates and 15 from trainers were returned. The data were tabulated in terms of persentages,
frequncies and mean scores. The results of this research were used to develop recommendations
related to the selection of supervisior candidates, their training and development of training
programs.
Keywords: Inspection, Supervisior, In-service training program
GİRİŞ
Hızla gelişen ve değişen dünyamızda yeni güç dengeleri oluşmaktadır. Bu
yeniden yapılanmada içinde bulunduğumuz çağı yaşamamız ancak eğitimle
mümkün görülmektedir. Yani, toplumun ekonomik, sosyal ve kültürel yönden
kalkınabilmesi, çağdaş uygarlık seviyesine ulaşabilmesi için bilim, teknoloji ve
sosyal alanda yetişmiş insan gücüne gereksinim vardır.
Eğitim yoluyla insana yeni davranış kazandırmak, var olan davranışı
geliştirmek veya değiştirmek mümkündür. Planlı ve kapsamlı bir süreç olan
eğitim sürecinin işlevini yerine getirebilmesi için çalışmaların örgütlenmesi,
planlanması, iş bölümü ve koordinasyonu gereklidir. Bireye genel ve özel
davranışlar kazandırmayı amaçlayan eğitimin hedeflerini gerçekleştirme
derecesini ortaya koymak için planlı ve programlı olarak kontrol edilmesi,
* Dr., Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Atilla YILDIRIM
716
değerlendirilmesi, bir başka deyişle, "teftişi' zorunludur (Kapusuzoğlu, 1988,
S.2).
Türkiye Cumhuriyeti. Anayasasına göre eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve
inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre devletin
gözetim ve denetimi altında yapılmaktadır (Anayasa Md.42). Devletin gözetim
ve denetim yetkisini Milli Eğitim Bakanlığı kullanır. Milli Eğitim Bakanlığı bu
görevi yüksek öğretim düzeyinde Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), ilköğretim ve
ortaöğretim düzeyinde teftiş kurulları eliyle yürütmektedir (Milli Eğitim Temel
Kanunu, Madde 56.).
Eğitim sisteminin en önemli alt sistemlerinden biri olan teftiş alt sistemi ile
eğitimin etkinliği ve verimliliği artırılmakta, sistem kendi kendini kontrol
etmektedir. Mevcut işleyişin mevzuata uygunluğu kontrol edilirken bir yandan
da eğitim sisteminin çağın gereklerine uygunluğu artırılmaktadır.
Eğitimde teftişin, amaçları ve işlevleri göz önüne alınarak çeşitli tanımları
yapılmıştır. Teftişin genel tanımı kamu yararı adına davranışı kontrol etme
yöntemidir. Teftiş, çeşitli kuramlar yoluyla belirtilen sonuçları birleştiren bir
süreçtir. Bu kuramları üç grupta toplayabiliriz. Bunlar: öğrenme, kişilik ve
davranış kuramları, hukuk, politik, bilgi, grup dinamiği kuramları örgüt,
yönetim, iletişim, rol kuramlarıdır (Bursalıoğlu, 1991. S.129).
Taymaz (1993, S.3) teftiş fonksiyonlarını dikkate alarak, bir kurumda yapılan
teftişin işlemlerini aşamalı olarak şöyle sıralamıştır.
1. Hazırlanan faaliyet planını inceleme,
2. Plan ile uygulamaları yerinde karşılaştırma,
3. Plandan ayrılma, hata ve eksikleri saptama,
4. Hatalı uygulamaları yer ve zamanında durdurma,
5. Hata, sapma ve eksikliklerin nedenlerini bulma,
6. Önleyici, düzeltici, giderici önlemleri belirleme,
7. Önlemleri önerme, yol gösterme ve yardım etme,
8. Önlemlerin uygulanmasını ve değişmeleri izleme,
9. Başarıyı etkileyen faktörleri araştırma, bulma,
10. Mesleki yardımda bulunma, işbaşında yetiştirme,
11. Yenilik ve gelişmeleri izleme, ilgililere yayma,
12. Alanla ilgili inceleme ve araştırmalar yapma,
13. Değerlendirme yapma ve sonuçlarını raporlama
14. Yasa hükümlerine aykırı eylemleri soruşturma,
15. Soruşturma raporlarını hazırlama ve sunma,
Teftiş öğretmenlerin uyarılmasında, motive edilmesinde, yaratıcı olmasında
en etkili yollardan biridir. Teftiş işi personeli iş ortamında gözleyerek işin etkili
yapılıp yapılmadığını ortaya çıkarmaktır. Müfettişler personeli gözler ve onlara
tavsiyelerde bulunurlar. Teftişte çeşitli yaklaşımlar vardır (Hedges, 1989, s.7).
Bunlar, geleneksel, klinik, gelişimsel, yönlendirici , insan kaynakları performans
değerlendirme, insan ilişkileri ve yeni bilimsel yönetim şeklinde sıralanabilir.
Geleneksel yaklaşımda müfettiş kanunların ve yönetmeliklerin sınırları içerisinde
öğretmenin performansını değerlendirir. Sınıfta öğretmenin ne yaptığı gözlenir.
Fakat genellikle sınıf gözlemleri planlı ve sistematik değildir.
İlköğretim Müfettiş Yardımcılarının Yetiştirilmesi
717
Çağdaş teftiş anlayışı, öğretmenlerin hakim olduğu alanları belirlemek,
öğretmenleri teftiş etmekten çok onların işlerini daha iyi yapabilmesi için
mesleki rehberlik etmek, öğretmeni sistematik olarak gözlemek ve analiz etmek,
öğretmenleri yetenekleri olan profesyonel kişiler olarak görmek fakat
öğretmenlerin yardıma ihtiyaçları olacağını kabul etmek, teftiş merkezli değil
öğretim merkezli bir yaklaşımda bulunmak ve öğretim sürecini dikkate alarak
öğretmen başarısını değerlendirmektir (Hedges, 1989 S.34).
Aydın'a göre (1986, S.1) denetim; örgütün amaçları doğrultusunda saptanan
ilke ve kurallara uygun işleyip işlemediğinin araştırılması sürecidir. Teftişle
amaçlara ne ölçüde ulaşıldığı ortaya çıkarılmakla beraber bu amaçlara ulaşmada
hangi yöntemlerin nasıl uygulandığı hususu da belirlenmelidir. Böylece, kanun,
tüzük, yönetmelik ve Bakanlık emirlerine uyulup uyulmadığı daha nesnel
ölçütlerle saptanmış olur.
Başar (1993, S.7.) denetimi: durumu saptama, değerlendirme, sonuçta
düzeltme ve geliştirme etkinlikleri olarak sistemleştirmiştir.
Yukarıdaki tanımlardan da anlaşıldığı gibi, teftiş; eğitim-öğretimin planlanan
hedeflerine eksiksiz ulaşmasında, yanlışların ve sapmaların düzeltilmesinde,
eğitim kurumlarındaki personelin işbaşında yetiştirilmesinde ve sistemin
bütününe yön verilmesinde uzmanlık hizmeti olduğu söylenebilir.
Her sistemde olduğu gibi eğitim sistemi de amaçlarını gerçekleştirdiği,
fonksiyonlarını yerine getirdiği ölçüde yaşama şansına sahiptir. Teftişin
sistemdeki temel görevleri şöyle sıralanabilir (Sağlamer, 1975, s.8 - ll).
1. Amaç geliştirme,
2. Koordinasyonu sağlama ve kontrol etme,
3. Personelin güdülenmesi,
4. Eğitim-öğretimle ilgili problemlere çözüm bulma,
5. Personeli geliştirme, işbaşında eğitim,
6. Her aşamada değerlendirme
İlköğretimde ilk 5 yılda sınıf öğretmenleri, 6-7-8 sınıflarda da branş
öğretmenleri görev yapmaktadır. Öğretmenler Türk Milli Eğitimin genel amaç
ve temel ilkeleri doğrultusunda, kendilerine verilen sınıf veya dersleri,
programlarda belirtilen esaslara göre okutmak, bunlarla ilgili bütün uygulamaları
ve deneyleri yapmak ve yaptırmakla yükümlüdürler (MEB. İlköğretim
Kurumları Yönetmeliği) .
TÜRK EGİTİM SİSTEMİNDE TEFTİŞ
Eğitim sistemin bir alt sistemi olan teftiş sistemi Milli Eğitim Bakanlığı
bünyesinde Bakanlık Teftiş Kurulu ve İlköğretim Müfettişleri Kurulu biçiminde
örgütlenmiştir. Bakanlık Teftiş Kurulu Bakanın emri ve onayı üzerine Bakan
adına Bakanlık Merkez Teşkilatı ile Bakanlığa bağlı kurum ve kuruluşların her
türlü faaliyet ve işlemleriyle ilgili olarak teftiş, denetleme, inceleme ve
araştırmaları yapmak, yönetici, öğretmen ve memurların mesleksel ve fikir
yönünden gelişmelerini sağlayacak yardımlarda bulunan ve gerektiğinde
soruşturma görevlerini yapan bir kuruldur (MEB Teftiş Kurulu Yönetmeliği .
1993).
Atilla YILDIRIM
718
İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı olarak görev yapan İlköğretim Müfettişleri
Kurulu'nun görevleri ise şunlardır (MEB İlköğretim Müfettişleri Kurulu
Yönetmeliği 1991).
1. İldeki İlköğretim kurumları ile ilköğretim seviyesindeki kurs ve özel
dershaneleri teftiş etmek, bunlar hakkında alınması gereken tedbirlere
esas olacak inceleme ve soruşturmaları yapmak. Özellikle öğretmen,
yönetici ve diğer personelin işbaşında yetişmelerine yardımcı olmak gibi
hizmetlerin uygulanıp değerlendirilmesinde ortak esas ve ölçüleri
belirlemek.
2. İl genelinde uygulanacak mesleki toplantı ve işbaşında yetiştirme
programlarını hazırlamak.
3. İlköğretim ile ilgili program, yönetmelik, yönerge teftiş raporları ve
açıklamaları, ders kitapları, araç ve gereçleri ile diğer kaynakların program
esaslarına ve standartlarına uygun olmak şartı ile okul müdürü ve
öğretmenler tarafından seçilmesi gibi konularda kurula getirilen görüş ve
teklifleri incelemek, gözetlemek ve değerlendirmek.
4. Öğretim yılı içinde yapılan rehberlik ve işbaşında yetiştirme, teftiş,
inceleme ve soruşturma hizmetlerinin yerine getirilmesinde amaçlara ne
dereceye kadar ulaşıldığını ve alınması gereken tedbirlerin neler olduğunu,
varsa diğer problemleri tespit etmek, görüşmek ve değerlendirmek.
5. İlköğretim kurumları ve kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen ve diğer
personel hakkında düzenlenen teftiş raporlarının genel
değerlendirilmesini yapmak.
6. Öğretim yılı sonu raporlarını hazırlamak.
Tarihsel Gelişimi
Türk eğitim sisteminde teftişin tarihsel gelişimini İmparatorluk ve
Cumhuriyet Devri olarak iki dönemde ele alabiliriz.
İmparatorluk Devri
Bugünkü anlamda teftiş çalışmalarının Tanzimat Devri'nde başladığı
söylenebilir. İlköğretim okulu olan Sibyan Mektepleri'nin düzene sokulması için
"Meclis-i Umuru Nafia'nın "1839 tarihinde hazırladığı raporda teftiş
hizmetinden bahsedilmektedir. İlk olarak 1846'da "Sibyan Mekatibi Muin" adı
altında ilköğretim müfettişliğinden söz edilmektedir (Su, 1974, S. 53).
1862 yılında Rüşdiye ve Sibyan okullarını teftiş etmek üzere görevlendirilen
memurlara ilk defa müfettiş denilerek merkez ve taşra okullarını teftiş etme
görevi verilmiştir.
1869 Yılında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi'ne göre Maarif-i Umumiye
Nezaretine bağlı Vilayet Maarif Meclisleri kurulmuştur. Maarif Müdürü
başkanlığındaki bu meclislerde muhakkik ve müfettişler görevlendirilmiştir.
Nizamnameye göre muhakkikler müfettişlerden daha yetkiliydiler.
1875'de hazırlanan nizamnamede ise müfettişlerden öğretmenlere rehber ve
yardımcı olmaları isteniyordu. Nizamnamede her okulda bir teftiş defterinin
bulundurulması, bu deftere müfettişler tarafından öğretim ve yönetime ilişkin
İlköğretim Müfettiş Yardımcılarının Yetiştirilmesi
719
gözlem ve önerilerin yazılacağı, defterin okul müdürü tarafından saklanıp
istenildiğinde verileceği yazılmaktadır (Taymaz, 1993, S.12).
İlköğretim müfettişlerinin görev ve yetkilerini belirleyen ilk yönetmelik
1910'da "Mekatib-i İptidaiye Müfettişlerinin Vazifelerine Müteallik Talimat" adı
altında yürürlüğe girmiştir. Yönetmelikte teftiş, soruşturma ve aydınlatma
konularına yer verilmiştir (Aydın, 1986, S.137).
İkinci Meşrutiyet'ten sonra (1908) bütün teftiş hizmetlerinin genel olarak
"Memurin-i Teftişiye Dairesi" gözetiminde bir bütünlüğe kavuşturulmaya
çalışılmıştır. Ancak eğitim sistemi içerisinde teftiş hizmetlerinin bir bütünlüğe
kavuşturulduğu, yapılan her türlü eğitim-öğretimin Devletin gözetim ve
denetimi altında toplayıcı bir nitelik ve niceliğe kavuşturulduğu söylenemez.
Tedrisat İptidaiye Müfettişleri için 1914 yılında Maarif-i Umumiye Nezareti
tarafından "Vilayet Maarif Müfettişlerinin Vazifesine Dair Talimatname" adlı
yönetmelik çıkarılmıştır. Bu yönetmelikte teftiş, soruşturma ve raporları
düzenleme, evrak ve defterlerin tanzimi gibi çalışmalar esaslara bağlanmıştır.
Daha sonra bu yönetmelik yeni yönetmeliklere kaynaklık etmiştir (Cengiz, 1992,
S.55).
Cumhuriyet öncesinde müfettişlerin seçimi ve yetiştirilmeleri hususundaki
bilgiler, o dönemde çıkarılan talimatnamelerde açıkça belirtilmemektedir. Ancak,
okulları, öğretmenleri ve öğrencilerin devlet ve millet yararına birşeyler öğrenip
öğrenmediklerini teftiş etmek üzere memurlar tayin edildiği bilinmektedir. Bu
dönemde müfettişlerin sadece atama yoluyla görevlendirildiği söylenebilir.
1911 tarihli "Maarif-i Umumiye Nezareti Merkez Teşkilatı" tüzüğüne göre
"Bütün okullar ile memurların ve öğretmenlerin ahvalini teftiş etmek üzere
Maarif Nazırının doğrudan emri altında on iki Maarif Müfettiş-i Umumisi
bulunacaktır" denilmektedir. Bu on iki müfettişin branşları şöyledir: Arap Dili,
Türk Dili, Öğretim ve Eğitim Bilgisi, Matematik, Tabiat Bilgisi, Felsefe, Beden
Eğitimi, Mimar, Tabib, Coğrafya ve Tarih, Yabancı Dil ve Özel Öğretim
alanlarında uzmanlaşmış müfettişlerdir. Bu bilgilerden de müfettişlerin
branşlaştıkları görülmektedir. Müfettişler, yüksek veya orta dereceli okullarda
öğretmenlik yapmış olanlar arasından seçiliyorlardı (Su, 1974, S.12).
Cumhuriyet Devri
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ilk hükümeti milli eğitim hizmetlerini
"Maarif Vekaleti" ne vermiştir. Kurtuluş savaşı yıllarında Maarif Vekaleti
Merkez Daireleri, Ders Programları Heyeti, İlköğretim, Ortaöğretim, Türk Asarı
Atikası, İstatistik Müdürlüklerinden meydana geliyordu. Teftiş kadrosu ise,
Bakan adına vazife yapan üç müfettişten meydana geliyordu. I5 Temmuz-I5
Ağustos 1923 tarihleri arasında ilk defa heyeti ilmiye toplandı. Bu heyetin
gündeminde teftiş heyeti tüzüğü de bulunuyordu (Su, 1974, S.17).
1923 Yılında yayınlanan "Maarif Müfettişleri Talimatnamesi" adlı
yönetmeliğin "Teşkilat" bölümünde, teftiş heyetinin eğitim ve öğretime, milli
harsa, güzel sanatlara, eski eserlere, genel kültür ve eğitime ilişkin hususları
denetlemekle görevli ve doğrudan doğruya Bakanlık Makamı'na bağlı bir müdür
ile on müfettişten ibaret olduğu kaydedilmektedir.
Atilla YILDIRIM
720
3 Mart 1924 tarihinde Tevhidi- Tedrisat Kanunu'nun kabulü ile tüm
medrese ve okullar Maarif Vekaletine bağlanmıştır. Böylece Teftiş Kurulu da